Düğün Altınları Borç ve Masraf İçin Verildiyse Geri İstenebilir mi?

Giriş

Boşanma davalarında en çok tartışma konusu olan konulardan biri, düğünde takılan altınların ve ziynet eşyalarının kime ait olduğu meselesidir. Türkiye’de özellikle boşanma sonrası mal paylaşımı sürecinde, kadın tarafından açılan ziynet alacağı davalarında erkek tarafı çoğunlukla “altınları borç ödemek, araba almak, ev almak için kullandım” şeklinde savunmalar yapmaktadır. Ancak bu savunmalar çoğu zaman mahkemeler tarafından yeterli bulunmaz. Özellikle Bursa’daki uygulamalarda, altınların kadına ait olduğu yönündeki yargısal karine, davaların seyrini doğrudan etkilemektedir.


Ziynet Eşyalarının Kimde Kalacağına Kim Karar Verir?

Ziynet eşyaları hukuken kadına ait sayılır. Bu nedenle erkek, altınların kendisine verildiğini ve “geri verilmemek üzere” teslim alındığını ispat etmek zorundadır. Bursa’da görülen birçok davada, altınların düğün borçlarına, ev veya araba alımına harcandığı yönündeki savunmalar tek başına yeterli kabul edilmemektedir.


Mahkemelerin Benimsediği 5 Temel Kural

Kural 1: Ziynet Eşyaları Kadının Kontrolündedir

Mahkemeler, altınların düğün sırasında kadına takıldığını ve kadının zilyetliğinde olduğunu kabul eder. Bu nedenle erkek, altınların kendisine verildiğini ve kadın tarafından rızaen teslim edildiğini ispat etmek zorundadır. Bursa’daki uygulamalarda da bu kural sıkça uygulanmaktadır.


Kural 2: Kadın Evden Ayrılırken Altınları Götürmemişse Ne Olur?

Kadının evden ayrıldığı sırada altınları yanında götürmemesi, onların evde kaldığına işaret eder. Özellikle ani bir şekilde evi terk eden kadınların altınlarını alamadığına dair tanık beyanları, altınların evde kaldığını ispat etmek için yeterli görülmektedir. Bursa’da görülen bazı davalarda, kadının evi terk etmesinin hemen ardından altınların evde bulunamaması, erkeğin kusurunu artırıcı bir unsur olarak değerlendirilmiştir.


Kural 3: Altınları Kadın Götürdüyse Erkek Bunu İspatlamalıdır

Erkek taraf, kadının altınları alarak evden ayrıldığını iddia ediyorsa, bunu açık ve net biçimde ispatlamak zorundadır. Aksi hâlde, mahkeme altınların kadında olduğuna değil, evde bırakıldığına hükmeder. Bursa’da bazı dosyalarda erkeklerin bu iddialarını yalnızca varsayım düzeyinde ileri sürdüğü görülmüş ve davalar bu nedenle reddedilmiştir.


Kural 4: Düğün Sonrası Altınların Saklanması

Düğünden hemen sonra altınların erkeğin ailesi tarafından bir keseye ya da sandığa konulduğu, ancak bu kesenin kadın tarafından hiç açılmadığı ileri sürülebilir. Ancak böyle bir durumda erkeğin veya ailesinin o altınları bozdurmadığını ya da kadına vermediğini ispatlaması gerekir. Bursa’da bu tür davalarda, düğün görüntüleri, aile tanıkları ve altın kesesinin nerede saklandığına dair bilgiler delil olarak kullanılmaktadır.


Kural 5: Altınlar Borç ve Masraf İçin Kullanıldıysa Ne Olur?

Erkek, “bu altınları ev almak, düğün borçlarını ödemek için kullandık” diyorsa, bunu sadece söylemekle yetinemez. Mahkemeler, özellikle Bursa’da, bu tür savunmaları “kadının rızası yoksa ziynetler geri verilmelidir” ilkesiyle reddetmektedir. Altınların, borçlara ya da masraflara harcandığı iddiası, ancak kadının açık rızasıyla desteklenirse kabul görür.


SONUÇ: Ziynet Eşyaları Geri Verilmek Üzere Değil, Kadına Aittir

Boşanma davalarında ziynet eşyalarıyla ilgili en çok tartışılan konu, bu eşyaların ödünç mü yoksa bağış mı olduğu sorusudur. Türkiye genelinde ve özellikle Bursa’daki mahkemelerde, ziynet eşyalarının kadına ait olduğu yönünde kuvvetli bir karine mevcuttur. Altınların düğün masrafı, araba alımı ya da borçların kapatılması için harcandığı iddiası, ancak kadının açık beyanı ve yazılı rızası ile geçerlilik kazanır.

Ziynet Eşyaları “İade Edilmemek Üzere” Verildiyse Erkek Nasıl İspatlar?

Boşanma davalarında ziynet eşyalarının iadesi gündeme geldiğinde, erkek taraf çoğunlukla bu altınların kadına iade edilmemek üzere verildiğini öne sürmektedir. Ancak bu savunmanın kabul görmesi için bazı hukuki şartların açıkça ispat edilmesi gerekir. Özellikle Bursa’da görülen davalarda, mahkemeler bu iddiayı titizlikle değerlendirmekte ve ispat yükünü tamamen erkek tarafa yüklemektedir.


Altınlar Ev, Araba veya Borç İçin Harcandıysa Ne Olur?

Erkek taraf çoğu zaman, altınların ev almak, araba almak veya düğün borçlarını ödemek amacıyla harcandığını belirtmektedir. Ancak bu harcamalar, Yargıtay kararlarına göre “geri verilmemek üzere bağışlandığı” anlamına gelmez. Aksine, evlilik birliği içinde yapılan bu tür ortak harcamalar, altınların kadının malı olduğu gerçeğini değiştirmez.

Bursa uygulamasında da, altınların bu tür harcamalara yönlendirilmesi, tek başına erkeğin haklılığını ispatlamaya yetmemektedir. Mahkemeler, özellikle bu tür savunmalarda, kadının açık rızasını ve “iade edilmeyecek şekilde verdiğini” gösteren somut belgeler veya açık tanık beyanları aramaktadır.


Altınlar “İade Edilmemek Üzere” Verildiyse Nasıl İspatlanır?

Erkek tarafın altınları geri vermemek üzere aldığını ispatlayabilmesi için şu unsurların bulunması gerekir:

  • Kadının, altınları kendi rızasıyla verdiğine dair açık beyanı
  • Tanık anlatımlarının, altınların iade edilmeyeceği yönünde olması
  • Altınların erkek veya ailesi tarafından bozdurulup kullanıldığına dair kadının önceden bilgisi ve onayı
  • Mümkünse yazılı bir belge ya da dijital kayıt (mesaj, video, noter beyanı vb.)

Yargıtay ve Bursa Örnekleri Ne Diyor?

Yargıtay, evlilik birliği içinde yapılan harcamaların, altınların kadına ait olma niteliğini ortadan kaldırmayacağını vurgulamaktadır. Düğün masraflarının karşılanması için altınların kullanılması durumunda dahi, “geri alınmak üzere verildiği” yönünde güçlü bir ispat yoksa, altınlar iade edilmesi gereken ziynet eşyası sayılmaktadır.

Bursa’da görülen bazı boşanma davalarında, erkek tarafın “altınlar bana verildi, ben de ev aldım” şeklindeki savunması, tanık anlatımlarıyla desteklenmemişse mahkemelerce reddedilmiştir. Bu gibi durumlarda, kadın lehine ziynet alacağına hükmedilmiş ve altınların güncel piyasa değeri üzerinden ödeme yapılmasına karar verilmiştir.


Sonuç: Altınların İade Edilmeyeceği Açıkça Kanıtlanmalı

Boşanma sürecinde altınlarla ilgili uyuşmazlıklar söz konusu olduğunda, erkek taraf “altınlar geri verilmemek üzere bana verildi” diyorsa bunu sadece beyanla değil, somut delille kanıtlamak zorundadır. Altınların borç, ev, araba veya başka bir harcama için kullanılmış olması, onların kadına ait olduğu gerçeğini değiştirmez.

Bursa’daki güncel kararlar da bu yöndedir: Mahkemeler, kadının açık rızası ve güçlü ispat olmadan altınların iade edilmemesi yönündeki talepleri çoğunlukla haklı bulmamaktadır.

Sonuç: Altınlar Geri Verilmemek Üzere Verildiyse Bu Nasıl Değerlendirilir?

Evlilik birliği içinde ortak yaşamı sürdürebilmek adına yapılan harcamalarda kullanılan düğün altınlarının, “geri verilmemek üzere verildiği” iddiası, çoğu zaman hayatın olağan akışına aykırı bulunur. Çünkü hiçbir kadın, düğün günü takılan altınlarını yazılı veya sözlü şekilde “iade edilmemek üzere” vermeyi doğal bir davranış olarak kabul etmez.

Bu nedenle boşanma davalarında erkek tarafından sunulan “kadın bana altınları geri istememek üzere verdi” şeklindeki savunmalar, somut delillerle desteklenmedikçe hukuken geçersiz sayılır. Özellikle Bursa’da görülen boşanma ve ziynet alacağı davalarında mahkemeler, altınların geri verilmemek üzere bağışlandığını iddia eden erkek tarafa açık tanık beyanı, kadının yazılı onayı veya güven ilişkisine dayalı bir belge sunulmasını zorunlu görmektedir.


İspat Yükü Erkek Tarafındadır

Erkek, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere verildiğini iddia ediyorsa, bu iddiasını sadece sözle değil, hayatın olağan akışına uygun delillerle ispatlamakla yükümlüdür. Yargıtay, ev masrafı, düğün borçları ya da araba alımı gibi gerekçelerle altınların harcanmasının, onların geri istenemeyeceği anlamına gelmeyeceğini açıkça ifade etmiştir. Bu tür harcamaların yapılması, ziynetlerin iade yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.

Bursa’da görülen birçok davada da aynı sonuca varılmıştır. Kadın tarafı, altınların evlilik boyunca harcandığını kabul etmediği sürece, mahkemeler altınların iadesine hükmetmektedir. Mahkemeler, altınların verildiği koşulların kadının rızasına dayalı olduğunu somut delillerle görmedikçe, ziynet eşyalarının iadesi gerektiğini belirtmektedir.


Ziynetler Geri İstenebilir

Evlilik içerisinde güvene dayalı olarak erkek tarafa verilen altınlar, boşanma durumunda geri istenebilir. Ne erkek ne de kadın, “iade edilmemek üzere” yazılı veya geçerli belge düzenlemediği sürece, ziynet eşyaları kadının kişisel malı sayılır. Mahkemeler, yazılı belgelerle desteklenmeyen “bağışlama” iddialarını çoğunlukla reddeder.

Yargıtay kararları da bu yöndedir: Düğün sırasında takılan altınlar, evlilik masrafları için kullanılmış olsa dahi, kadının rızası ispatlanmadan geri verilmek üzere kullanıldığı kabul edilir. Bu da altınların mahkeme kararıyla geri alınabileceği anlamına gelir.


Bursa’da Dava Açmadan Önce Ne Yapılmalı?

Eğer altınların geri alınmasıyla ilgili bir uyuşmazlık yaşanıyorsa ve dava açmayı düşünüyorsanız, Bursa’daki uygulamalara hâkim bir boşanma avukatına danışmanız önemlidir. Çünkü her mahkeme, olayın detayına ve tanık beyanlarına göre farklı değerlendirmelerde bulunabilir.

Leave A Comment

All fields marked with an asterisk (*) are required

Bu sayfanın içeriğini kopyalayamazsınız