Banka Hesap Kiralama Nedir?
Banka hesap kiralama, kişilerin maddi menfaat karşılığında kendi banka hesaplarını başkalarına geçici olarak kiralaması işlemidir. Bu süreçte, hesap sahibi kişi, hesabını belirli bir süre veya işlem için başka bir kişiye devretmekte, para yatırılmasın ve çekilmesine izin vermektedir. Ancak bu işlem, maalesef dolandırıcılar için bir fırsat haline gelmektedir. Genellikle suçun dolaylı mağdurları ev hanımları ve öğrenciler olmaktadır.
Banka Hesap Kiralama Dolandırıcılığı Nasıl İşler?
“Hesap açma kotamız doldu, tamamen yasal, hiçbir risk yok, hesaplarınızı geçici olarak kullanacağız sadece , hesabı hacizli kişiler kiralayacak hiçbir yasa dışı yanı yok ” gibi türlü bahaneler kullanılarak asıl dolandırıcılar tarafından bir bankadan hesap açmanız ve o hesaba ait kartı , telefon hattını ve internet bankacılığını kendilerine teslim etmeniz istenebilir.
Banka Hesabını Kiraya Veren Kişi Suçlanır mı?
5549 Sayılı Kanun ve Banka Hesaplarının Kiralanması Suçu
5549 Sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Kanunu’na göre, bir banka hesabının herhangi bir maddi menfaat karşılığında bir başkasına kullandırılması suç olarak kabul edilmiştir. Kanuna göre, eğer hesap sahibi, hesabının başkası tarafından kullanıldığını bankaya bildirmezse, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası riskiyle karşı karşıya kalabilir. Ayrıca, her banka hesabının varsayılan olarak asıl sahibi tarafından kullanılması beklenir ve hesapta gerçekleşen işlemlerle ilgili sorumluluk doğrudan hesap sahibine aittir.
Yükümlülük ihlâlinde adlî ceza
MADDE 14 – (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrası ile 7 ve 8 inci
maddelerindeki yükümlülükleri ihlâl eden kimse bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne
kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
(2) Bu suç dolayısıyla tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine
hükmolunur.
Bu durumun toplumda en büyük yol açtığı sorun , hesap kiralama teklifi ile karşılaşan bir bireyin, muhtemelen dolandırıcılarla karşılaşmasıdır. Bu kolluk kuvvetlerine bilgi vermek en uygun eylemdir. Zira aksi durumda, hesabınız üzerinden işlenen suçlarda fail olarak sorumluluğunuz doğabilir.
Eğer siz veya tanıdığınız bir kişi banka hesap kiralama suçu ile karşı karşıya kalmışsa, vakit kaybetmeden alanında uzman bir ceza avukatına başvurmanızı öneririz. Bu, hem hukuki sürecin doğru bir şekilde işlemesi hem de olası mağduriyetlerin önlenmesi adına kritik öneme sahiptir.,
Banka hesabımı kiraladım ne ile karşılaşırım ?
Banka hesabınızı kiralamak, Türkiye’de yasal olarak kabul edilmeyen ve ciddi cezai sonuçlara yol açabilecek bir eylemdir. Özellikle 5549 Sayılı Kanun’un 15. maddesi uyarınca, başkasının adına banka hesabı açmak ya da kullanılmasına izin vermek, vergilendirilmemiş gelir elde etme amacı taşıyabilir ve bu durum ciddi yaptırımlar içerir.
Bu tür bir işlem gerçekleştirildiğinde ve yetkililer tarafından tespit edildiğinde, hapis cezası veya adli para cezası ile cezalandırılabilirsiniz. Ayrıca, bu durum sadece vergi kaçakçılığı gibi mali suçlarla sınırlı kalmayıp, dolandırıcılık ve kara para aklama gibi daha ciddi suçlamalara da sebep olabilir.
Dolandırıcıların Kullanımında Olan Yöntemler
Dolandırıcılar genellikle çeşitli platformlar üzerinden hedeflerine ulaşmaya çalışırlar. Örneğin, sahte şablonlarla oluşturulmuş Sahibinden.com gibi sitelerden veya Instagram, Facebook gibi sosyal medya hesapları üzerinden sahte ilanlar yayınlayarak mağdurlarla iletişime geçerler. Sahte ev kiralama veya araç kiralama ilanları, burs teklifleri, yatırım önerileri , araç gereç ilanı , telefon satışı gibi çeşitli taktiklerle hedeflerini dolandırmaya çalışırlar.
Banka yoluyla paranın gönderilmesi dolandırıcılık suçunun nitelikli halidir.
Hem dolandırıcılar, hem dolandırıcılar banka hesabı kiralayan yardım eden sıfatını taşıyan kişi nitelikli dolandırıcılık suçunun faili olacaktır.
Banka kanalı ile dolandırıcılık suçunun işlenmesi halinde ceza aralığı 4 yıldan 10 yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezasıdır.
Kiralık ev veya araba ilanları genellikle, bireyin yaşadığı bölge dışında bir lokasyonda bulunan bir gayrimenkule yönelik olduğu şeklinde düzenlenir. Birey, pazarlık yapar ve genellikle görmediği bu ev veya araba için belirlenen kira ve depozito bedelini, dolandırıcıya ait olduğunu bilmediği bir IBAN numarasına yatırır. Bu noktada, birey hem dolandırılmış olur, hem de dolandırıcılık suçuna dolaylı olarak iştirak etmiş olur.
Money Muling
Money Muling diğer adıyla banka hesaplarının kiralanmasıdır. Kişilerin kara para aklamak için başvurdukları Money muling yönteminde, bankada hesabı bulunan kişi hesabını kiraladığı için komisyon almaktadır. Kiralayan kişiler, üçüncü bir şahıstan para alıp başkasına havale edebilir. Banka hesabını kiralayan kişinin doğrudan suça dahil olmayabilir. Ancak yine de suçlu sayılabilmektedir. Çünkü kişi üçüncü kişilerin işledikleri suç kapsamında paranın aklanmasına yardımcı olmaktadır. İştirak edilen bu suçlar şu şekilde özetlenebilir:
- Siber suçlar,
- Dolandırıcılık,
- Uyuşturucu ticareti,
- İnsan kaçakçılığı,
- Vergi kaçırma,
Money muling sisteminde kişiler suç örgütlerinin anonim kalmasına yardımcı olur. Bunun dışında yasa dışı olarak aklanan paranın ülkeye girmesi ya da ülkeden çıkması için de banka hesaplarının kiralandığı görülmektedir. Türk hukukunda cezaların şahsiliği ilkesi bulunmaktadır. Bu durumda kural olarak banka hesabını kiralayan kişilerin ceza almaması gerekmekte ise de mahkemeler tarafından o kişilere de ceza verilmektedir.
Banka Hesabı Kiralamanın Cezası 2024
2024 yılı itibariyle banka hesabı kiralama suçunun cezası, Türk Ceza Kanunu’nda belirtilen yaptırımlar çerçevesinde belirlenmiştir. Banka hesabı kiralama suçunun cezası, hapis cezası ve adli para cezası olarak uygulanır.
Hapis cezası, suçun niteliğine ve işleniş biçimine göre, asgari 3 yıl ve azami 10 yıl olacak şekilde kanunda belirtilmiştir. Yine TCK M.158/1-F uyarınca adli para cezası, beş bin güne kadar olacak şekilde kanunda belirtilmiştir. Adli para cezası kişinin ekonomik durumuna göre günlük 20-TL ile 100-TL arasında değerlendirilir.
Örneğin; Mahkeme, sanık tarafa günlük 100-TL’den iki bin gün adli para cezası günlük verdiyse 100-TL X 3.000-GÜN = 300.000-TL adli para cezası ortaya çıkar. Ayrıca, suçun işlendiği süre boyunca elde edilen gelirler müsadere edilir ve haksız kazanç elde edilen rakamlar bakımından hesap sahibi, mağdur kişilere karşılık ödeme sorumluluğu altına girer.
IP Araştırmasıyla Banka Hesabını Kullanan Failin Tespiti
Banka hesabı kiralama suçunun tespitinde, IP adresi araştırması önemli bir rol oynar. Suçu işleyen kişinin IP adresi üzerinden tespit edilmesi, suçun aydınlatılmasında ve failin yakalanmasında kritik öneme sahiptir. Bankalar ve güvenlik birimleri, IP adresi takibi yaparak suçluları tespit eder ve yasal işlemleri başlatır. Bu yöntem, internet üzerinden yapılan dolandırıcılık ve yasa dışı para transferlerinin tespitinde etkili bir yöntemdir.
Banka hesabını kullanan kişinin IP adresinin tespiti için merkezi/temsilciliği Türkiye’de bulunan bankalara yazı yazılarak bilgi talep edilmesi mümkündür. Fail tarafından IP adresinin gizlenmesi sağlanamamışsa IP adresi ve Port bilgileri sayesinde failin tespiti sağlanabilir. Bankadan istenen IP ve Port bilgileri, BTK’ya sorularak kimler tarafından hangi cihazlar aracılığıyla suçun işlendiği tespit edilebilir.
Ancak suçu işleyen kişinin tespiti her zaman mümkün olmayabilir. Mümkün olsa bile hesabın gerçek sahibini mahkumiyetten kurtaracağının garantisi yoktur. Şayet banka hesap bilgilerinin devri, suçun işleneceği bilinerek gerçekleştirilmişse yukarıda detaylı olarak açıklandığı üzere müşterek faillik gereği mahkumiyet kararı verilir.
Yargıtay da pek çok kararında IP adresi araştırmasının önemini vurgulamıştır. 2. Ceza Dairesi’nin 2014/34932 Esas sayılı kararında “(…)ayrıca tespit edilen IP numarasının statik mi yoksa dinamik mi olduğu kurumdan sorulup tespit edilip yapılacak bu tespitler ile sanığın savunmasıyla örtüşüp örtüşmediği, IP numarasının kopyalanması, kablosuz veya kablolu bağlantı ile internet hattına girilerek havale işlemi yapılmasının mümkün olup olmadığı hususlarının araştırılarak, yapılan eylemin üçüncü bir kişi tarafından gerçekleştirme olasılığının bulunup bulunmadığı hususlarının aydınlatılması için somut olaya ilişkin konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyeti tayin edilerek bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi(…) bozmayı gerektirmiş…” ifadeleriyle bu husus ortaya konmuştur.
Banka Hesabı Kiralama Mağdurları ve Hukuki Destek
Banka hesabı kiralama suçu nedeniyle mağdur olan kişilere hukuki destek sağlanması büyük önem taşır. Avukat desteği alınarak hukuki süreçlerin doğru bir şekilde yürütülmesi sağlanır. Sencer Hukuk Bürosu, mağdurlara yönelik danışmanlık hizmetleri sunarak, bu süreçte karşılaşılan hukuki sorunları tespit edip uzman avukatlar aracılığıyla haklarını savunabilir ve mağdurların hukuki destek alarak adil bir yargılama süreci geçirmesine destek olur.
Sencer Hukuk Bürosu olarak savcılık aşamasından itibaren mağduriyetinizi ortaya çıkarmak adına hesap hareket dökümlerinin detaylı incelenmesini , HTS kayıtlarınızın celbini , ATM’den para çekimi yapıldıysa kamera görüntülerini , mobil bankacılık hesap giriş işlemlerinin yapıldığı yerlerin tespitini , sim karta gelen SMS’lerin HTS kayıtlarını , sizden hesabınızı kiralayanlarla olan görüşmelerinizi bir araya getirip en iyi şekilde savunulmanıza destek oluyoruz.
Genellikle genç yaştaki vatandaşlar bu yola başvuruyor. Birkaç saatliğine hesabını kiralamaktan kötü bir sonuç çıkmayacağını ve biraz para kazanmanın bir mahsuru olmadığını düşünüyorlar. Bu tutumun yanlış olduğunu maalesef geç olsa da anlayacaklar çünkü bu ciddi bir suçtur. Bazı vatandaşların da bu durumdan bir haber davrandığı yönünde durumlarla karşılaşıyoruz ama suça bir kez karıştıklarında ancak kendilerini kandırabilirler. Mesela sıklıkla karşılaşılan bir yöntem olarak banka hesabını kiralayanlar şu şekilde davranıyor; önce belirli bir ücret karşılığında hesabını kiralıyor. Daha sonra herhangi bir sorumluluktan kaçınmak için çeşitli sosyal medya ve mesajlaşma platformlarında ‘Ben hesabımı kiraladım, bu yanlış bir şey mi? Kısa bir süreliğine verdim, bir şey olmaz değil mi?’ şeklinde yazılar paylaşıyorlar. Aslında burada vatandaşın düşündüğü şey, yarın öbür gün adli bir mesele ile karşılaşırsam, ‘bakın bilmiyordum, sormuştum’ demek ama bu gibi durumların asla kurtuluşu yoktur. Hem bu kiralama işlemi yaptıranların hem de bu suça istemeden de ortak olarak mağdur olan vatandaşların sayısı çok fazla. Bir vatandaş, kolay para kazanmak isterken hem dolandırma işlemine ortak olduğu için davalı hem de bu suça yanlışlıkla bulaştığı için davacı konumunda olabilir.
Konunun ciddiyetine dikkat çekmek için verdiğimiz röportajımıza ekliyoruz Görsel üzerine tıklayıp haberimizin detayına erişebilirsiniz.
TCK.’nın 158/1-f mad. uyarınca dolandırıcılık suçu işleyenler cezalandırılmamak için suça konu parayı başkalarının banka hesaplarına aktarmakta, bazen de kameralara yakalanmamak ve şikayet halinde suçu üzerine atabilmek için parayı ATM’den başkasına çektirmektedirler. Bu tür olaylarda hesabı kullanılan ve/veya parayı çeken kişi, çoğunlukla bir suçun işlenmesine iştirak ettiğinin, cezai sorumluluğunun ve hakkında dava açılacağının farkında değildir. Derdini anlatması zor olsa da beraat etmesi mümkündür. Birkaç emsal karar gerekçesi paylaşıyoruz
BANKA HESABI KULLANDIRMA EMSAL BERAAT KARARI
İ D D İ A :
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 19/10/2020 tarih ve 2020/ esas sayılı
iddianamesi ile;
Olay tarihinde Müştekinin facebook’da gördüğü Halkbank reklam linkini tıklayıp
(phishing=oltalama site yöntemiyle – ilgili bankanın logo /reklam/ görsellerine yer verilerek
bankaya ait olduğu imajı uyandırıp bankaya ait olduğu güvenini sağlayarak- giriş yapmaya
çalışan banka müşterilerinin hesap ve şifre bilgilerini ele geçirilip) açılan portala bu sayfanın
Halkbank’a ait olduğunu düşünerek, internet bankacılığı şifresiyle giriş yaptığı, akabinde cep telefonuna gelen şifreyi arayüze yazmasına rağmen hesabına girememesi üzerine bankayı aradığında Müştekinin Halkbank Alibeyköy Şubesindeki hesabından bilgisi ve rızası dışında 6.520 TL paranın Halkbank Beşyüzevler/Bayrampaşa Şubesindeki L hesabına havale yapıldığını” beyan ederek şikayetçi olması nedeniyle başlatılan soruşturmada; Halkbank Cevabi yazısı ve ekindeki bilgi belgelerden Müştekiye ait hesaba 5.46.228.54 IP kullanılarak internet bankacılığı yoluyla erişilip, şüpheli L hesabına havale edilen paranın 1.000 ve 500 TL sinin başka banka (ortak ATM) ATM’sinden çekildiği, 4.900 TL nin ise Şişli ilçesindeki (Esentepe) bir işyerlerinden yapılan alışveriş işleminde kullanıldığı, para çekim anına ait kamera kayıtlarına teknik nedenlerle ulaşılamadığı bildirilmiştir. Müştekinin internet bankacılığı hesabına truva yazılım içerikli yazılım aracılığıylagiriş işleminde kullanılan 5.46.228.54 IP’nin IP’nin Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığının internet sitesindeki sorgu sayfasında yapılan sorgulamasında Yurtdışındaki birhosting firmasına aitmiş gibi göründüğü, ancak İP numaralarının manipule edilebildiğinin bilinmesi nedeniyle bu yönde yapılacak başka bir işlemin kalmadığı, bu yöndesoruşturmanın genişletilmesine gerek olmadığı kanaatine varılmıştır. Müştekinin haksız bir şekilde ele geçirilen internet bankacılığı hesabının kullanılması suretiyle hesabından havale edilen 6.520 TL paranın yatırıldığı Halkbank hesabının yukarıda açık kimliği yazılı şüpheli L…’a ait olduğu tespit edilerek alınan savunmasında; ”bahse konu hesabın kendisine ait olduğunu, bu hesaba ait bankamatik kartıyla bahse konu parayı kendisinin çekmediğini, atılı suçla bir ilgisinin bulunmadığı” şeklinde beyanda bulunmuş ise de; banka cevabi yazısında bahse konu hesaba ait kartın kopyalanmadığının bildirildiği, ayrıca şüphelinin banka kartıyla işyeri poss cihazından harcama yapılırken/ ATM’den para çekilirken kullanılan bu karta ait şifresinin nasıl ele geçerildiği hususuna mantıklı bir izahat getiremediği dikkate alındığında, kendisine cezadan kurtarmaya yönelik bu savunmasına itibar edilmeyerek atılı suçu işlediği yönünde hakkında kamu davasının açılması için yeterli şüphe mevcut olduğu kanaatine varılmıştır. Delillerin değerlendirmesi ve takdiri mahkemenize ait olmak üzere, bilişim sistemlerinin aynı anda birçok kişiye ulaşmasındaki çabukluk ve sağladığı kolaylığa dayanarak, gerçekte Halkbank ile bir alakası olmadığı halde (phishing=oltalama site yöntemiyle) bankaya ait olduğu imajı uyandırıp bankaya ait olduğu güvenini sağlayarakgiriş yapmaya çalışan banka müşterisi Müşteki şirketin hesap ve şifre bilgilerini ele geçirilip hesabına girilmek suretiyle şüphelinin hesabına yapılan 6.520 TL lik parayı hesabına ait bankamatik kartı/şifresiyle çekerek/alışveriş yaparak atılı suçu işlediği yönünde hakkında kamu davasının açılması için yeterli şüphe mevcut olduğu tüm evrak kapsamından anlaşılmakla; Şüphelinin atılı suçtan mahkemenizde yargılamasının yapılarak eylemine uyan TCK 158/1-f-son, 53/1-2 maddeleri gereğince CEZALANDIRILMASINA, karar verilmesi istemiyle mahkememize kamu davası açılmıştır.
S A V U N M A :
Sanık L… mahkememizde alınan savunmasında: ” Konuyla ilgili daha önce savunma yapmıştım. Doğrudur. Tekrar ediyorum. Suçlamaları kesinlikle kabul etmiyorum. Müştekiyi de tanımam. Beraat talep ediyorum”, Sanığın 05/12/2018 tarihinde emniyette alınan ifadesi okunup sorulduğunda ise;” okunan ifadem doğrudur, aynen tekrar ederim” Dosya içerisinde bulunan bilgi, belge, beyanlar, Halk Bank yazı cevabı içeriği ayrı ayrı okunup sorulduğunda ise;”okunan belgelerden aleyhime olan hususları kabul etmiyorum, şeklinde savunmada bulunmuştur.
Sanık L…. 05/12/2018 tarihli emniyetçe alınan beyanında:” Bana sormuş
olduğunuz Halkbank hesabı bana aittir. Tarihini hatırlamadığım bir gün Halkbank Yetkilileri
beni arayarak kullanmış olduğum hesabım üzerinden internet dolandırıcılığı yapıldığını
söyleyerek bilgim olup olmadığını söylediler ve bende kendilerine bilgim dışında olduğunu
söyledim ve banka tarafından hesabım bloke edildi. Halk bankasında bulunan hesabım
kapatıldığı için bu konuyu çok önemsemedim ve bankaya giderek herhangi bir dilekçe
vermedim. Konuyla ilgili burada ilk defa ifade veriyorum. Bahse konu hesap bana aittir
ancak ben kesinlikle hesabım üzerinden dolandırıcılık yapmadım. Hakkımda bir suçlama var
ise kabul etmiyorum” şeklinde beyanda bulunmuştur.
ŞİKAYET :
Müşteki F… mahkememizde alınan beyanında: “Konuyla ilgili ben İstanbul C.
Başsavcılığında ifade vermiştim. İfadem doğrudur. Aynen tekrar ederim. Ben orada da
belirttiğim üzere Halkbank Logosunu gördüm. Siteye giriş yapana hediye veriyoruz
kampanyasını okuduğumdan logonun üzerini tıkladım. 6.520 TL havale gerçekleştirildiğini
daha sonradan öğrendim. Ancak banka benim zararımı giderdi. Şu anda zararım yoktur.
Şikayetçi değilim”, Müştekinin 15/12/2017 tarihli İstanbul Başsavcılığında alınan ifadesi
okunup sorulduğunda ise;”okunan ifadem doğrudur. Aynen tekrar ederim” şeklinde
beyanda bulunmuştur.
TANIK BEYANLARI:
Tanık A.. mahkememizde alınan beyanında:”Huzurda bulunan sanık L…yu
mahallede esnaf olması nedeniyle tanırım. M… isimli şahsı ise ilkokuldan arkadaşım olması
nedeniyle tanırım. Bir gün traş olmak amacıyla L… berber dükkanına gittim. Yanımda da M…
vardı. L… ile M… tanıştı. Ben o gün görmedim ancak daha sonradan M… bana bir akrabasının
kendisini aradığını, M… banka kartı istediğini, o esnada da berber dükkanında kendisiyle
ilgilenen L..’dan banka kartını istediğini bu banka kartını isteme sebebinin akrabasının
kendisine para göndereceğini söylemiş. Ben bunu M…dan öğrendim. L..’de bunun üzerine
M…’e banka kartını vermiş. Benim bilgim bundan ibarettir” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık M…. mahkememizde alınan beyanında:” A…r benim ilkokuldan
arkadaşımdır. Huzurda bulunan sanık L…’i A… vasıtasıyla tanıdım. L… bizim mahallede
berberlik yapmaktadır. Bir gün L…’in dükkanında traş olurken halamın oğlu beni aradı. Adı
O…’dır. O… bana kendisine bir yerden para geleceğini bir banka hesabına ihtiyacı olduğunu
söyledi. Bende banka hesabı olmadığını söyledim. O sırada traş olmakta olduğum L….’dan
banka hesabına var mı diye sordum. L…’de Halkbank’da bir hesabının olduğunu söyledi. Bu
banka hesabının olup olmayacağını O…’a sordum. Kabul edince O…. berber dükkanına geldi.
Banka kartını L….dan bizzat O… aldı, gitti. O…’ın bana borcu da vardı. O… banka
hesaplarında hacizleri olduğu için benden banka hesabını kullanmayı talep etmişti. Bende de
olmadığı için bende L….’dan banka hesabını kullanmayı rica ettim. O da bana güvenerek
hesabını kullandırmayı kabul etti. Buna ilişkin banka kartını da O…’a verdi. Biz daha
sonradan L…nun başına gelenleri öğrendik. Daha doğrusu ben dün öğrendim. Bunun üzerine
bugün beyanda bulunmak üzere mahkemeye geldim. O…ın dolandırıcılık işleri yaptığını
sonradan öğrendim. 2,5 yıldır da kendisiyle görüşmüyorum. Anlatacaklarım bundan ibarettir.
O….n’ın T.C. Kimlik numarası: …..’dir. Kendisi 1995 doğumludur. Açık adresini bilmiyorum”
şeklinde beyanda bulunmuştur.
D E L İ L L E R :
-Sanık aşama ifadeleri,
-Müşteki beyanı,
-Tanık beyanları,
-Banka cevabı yazıları,
-Nüfus sabıka kayıtları,
-İddianame ve tüm dosya kapsamı.
C.SAVCISI ESAS HAKKINDAKİ MÜTALAASINDA:
“Her ne kadar daha önce mütalaa beyanında bulunmuş isek de, bu celse dinlenen tanık
beyanları doğrultusunda yeniden esas hakkında mütalaa beyanında bulunacağız. Olay
tarihinde Müştekinin Facebook’da gördüğü Halkbank reklam linkini tıklayıp açılan portala
bu sayfanın Halkbank’a ait olduğunu düşünerek, internet bankacılığı şifresiyle giriş yaptığı,
akabinde cep telefonuna gelen şifreyi arayüze yazmasına rağmen hesabına girememesi
üzerine bankayı aradığında Müştekinin Halkbank Alibeyköy Şubesindeki hesabından bilgisi
ve rızası dışında 6.520 TL paranın Halkbank Beşyüzevler/Bayrampaşa Şubesindeki L….
hesabına havale yapıldığını öğrendiği, Halkbank Cevabi yazısı ve ekindeki bilgi belgelerden
Müştekiye ait hesaba 5.46.228.54 IP kullanılarak internet bankacılığı yoluyla erişilip, sanık
L… hesabına havale edilen paranın 1.000 ve 500 TL sinin başka banka (ortak ATM)
ATM’sinden çekildiği, 4.900 TL nin ise Şişli ilçesindeki (Esentepe) bir işyerlerinden yapılan
alışveriş işleminde kullanıldığı, para çekim anına ait kamera kayıtlarına teknik nedenlerle
ulaşılamadığının bildirildiği, sanığın alınana savunmasında atılı suçlamaları kabul etmediği,
kartını kullanması için tanık olarak beyanlarına başvurulan M…. a verdiğini beyan ettiği,
M…n alınan beyanlarında sanığa ait banka kartının kendisi tarafından istendiğini ve kartı
Osman isimli bir şahsın aldığını beyan ettiği,
Bu suretle; sanık ve tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında sanığın
atılı suçu işlediğine dair hakkında mahkumiyet kararı verilmesini gerektirecek derecede
yeterli delil bulunmadığı anlaşılmakla CMK’nın 223/2-e maddesi uyarınca sanığın beraatine,
tanık M… ile beyanlarında geçen O… isimli şahıs hakkında gereğinin takdir ve ifası için suç
duyurusunda bulunulmasına dair karar verilmesi”şeklinde görüş bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, OLUŞ, KABUL VE HUKUKİ
GEREKÇE :
Her ne kadar sanık L… hakkında müşteki F…’ın olay tarihinde facebook da gördüğü
Halkbank reklam linkini tıklayıp açılan portala bu sayfanın Halkbank’a ait olduğunu
düşünerek, internet bankacılığı şifresiyle giriş yaptığı, akabinde cep telefonuna gelen şifreyi
arayüze yazmasına rağmen hesabına girememesi üzerine bankayı aradığında müştekinin
Halkbank Alibeyköy Şubesindeki hesabından bilgisi ve rızası dışında 6.520 TL paranın
Halkbank Beşyüzevler/Bayrampaşa Şubesindeki sanık L…. hesabına havale yapıldığını
öğrendiğini, yürütülen soruşturma kapsamında banka cevabı yazıları ile müştekiye ait
hesaptan gönderilen 6.520 TL paranın sanık adına kayıtlı olan hesaba gönderildiği, paranın
bir kısmının ATM’den çekildiği, bir kısmının da Şişli ilçesinde bir işyerinden yapılan
alışveriş işleminde kullanıldığının anlaşıldığı, bu suretle sanık L…’nun bilişim sistemleri
banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu
işlediğinden bahisle cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmış ise de; sanığın alınan
savunmalarında, söz konusu banka hesabının kendisine ait olduğunu ancak bahsi geçen
kartını kullanması için M….isimli şahsa verdiğini, hesabına yatan para ile ilgili bir bilgisinin
bulunmadığını beyan etmesi karşısında mahkememizce tanık olarak dinlenilen M….’un
berber olan sanığın işyerinde tıraş olduğu esnada kuzeni olan O… kendisini arayarak
kendisine bir yerden para geleceğini bir banka hesabına ihtiyacı olduğunu söylediğini,
kendisinin hesabının olmadığını söylediğini, bu esnada sanığa banka hesabının olup
olmadığını sorduğunu, sanığın güvenerek kartını ve şifresini kendisine söylediğini, kendisinin
de O…’a kartı verdiğini, sonrasında O….n dolandırıcılık işleri yaptığını öğrendiğini beyanla
sanık savunmalarını doğruladığı, alınan sanık savunmaları, tanık beyanları ile sanığın banka
kartını ve şifresini M…. verdiğinin mahkememizce sabit görüldüğü, sanığın üzerine atılı
nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğine dair dosya içerisinde herhangi bir belge ya da
beyanın bulunmadığı tüm dosya kapsamında sanığın atılı suçu işlemediğini belirtir istikrarlı
savunmalarının aksini ispat eder mahiyette her türlü şüpheden uzak, kesin ve somut bir
delilin elde edilemediği anlaşılmakla ve dolayısıyla Yargıtay Ceza Genel Kurulunun
26.10.2010 tarih, 2010/8-134 esas- 2010/217 karar sayılı içtihadında da açıklamış olduğu
‘Şüpheden sanık yararlanır ilkesi’ olarak ifade edilen ve masumiyet (suçsuzluk) karinesinin
bir uzantısı olan ve sanığın bir suçtan cezalandırılmasının temel koşulunun, suçun kuşkuya
yer vermeyen bir kesinlikle ispat edilmesine bağlı olduğunu, şüpheli ve aydınlatılamamış
olaylar ve iddiaların sanığın aleyhine yorumlanarak hüküm tesis edilemeyeceğini, ceza
mahkûmiyetinin bir ihtimale değil, kesin ve açık bir ispata dayanması gerektiğini, yüksek de
olsa bir ihtimale dayanılarak sanığı cezalandırmanın ceza yargılamasının en önemli amacı
olan maddi gerçeğe ulaşmadan hüküm vermek olacağı hususunu içinde barındıran bu
evrensel hukuk ilkesinin ışığında sanık hakkında atılı suçtan CMK’nın 223/2-e maddesi
uyarınca beraatine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm
kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
Sanık L…..nun üzerine atılı suçtan dolayı cezalandırılması için açılan kamu davasında
sanığın cezalandırılması için her türlü şüpheden uzak somut, kesin ve inandırıcı delil elde
edilemediği anlaşılmakla sanığın atılı suçtan CMK’ nın 223/2-e maddesi uyarınca
BERAATİNE,
Karar kesinleştiğinde bu celse tanık olarak dinlenilen M… ve M…un beyanında adı
geçen O… isimli şahıslar hakkında atılı suçtan gereğinin taktir ve ifası yönünde İstanbul
CBS’ye suç duyurusunda bulunulmasına
Sanık kendisini özel vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan
A.A.Ü.T. Uyarınca 8.200 TL maktu vekalet ücretinin sanık lehine hazine aleyhine
hükmedilmesine,
Yargılama giderlerinin hazine üzerinde bırakılmasına,
Yüze karşı karar verilenler yönünden tefhim tarihinden itibaren yokluğunda karar
verilenler yönünden tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde mahkememize yazılı veya sözlü
başvurunun tutanağa geçirilmesi suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf kanun
yoluna başvurulması mümkün olmak üzere, aksi halde hükmün kesinleşeceği ihtarıyla
C.Savcısı huzuru ile talebe uygun olarak sanık ve müdafinin yüzüne karşı müştekinin
yokluğunda oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.02/02/2021
banka hesaplarımı kiraya vermek gibi bir cahillik yaptım adıma birden çok şehirde sırayla davalar açılmakta lütfen iletişime geçebilir miyiz
0506 419 01 16 Detaylı bilgi için ulaşabilirsiniz